Gönüle ilham düşmese dil dehan diye bilmez
Âmâ görmez lal konuşmaz kulaksız duya bilmez
Cimri akçasına kıyıp eylik eyleye bilmez
Hiçbir kimse nasibinden artığın yiye bilmez
Bilip bilme gereğini okuyup yazan bilir
Kervan dizip diyar diyar dolaşan gezen bilir
Kolca kopuz ele alıp söyleyen ozan bilir
Dünyanın evvel ahirin kestirip sezen bilir
Kin değil aşk ateşiyle tutuşan sine görklü
Helal devletle çatılıp kurulmuş bina görklü
Ağ sütünü ağ evlada emziren ana görklü
Söz kelama ulaşınca sözdeki mana görklü
Yalan sözü söyleyenin şirin dili lal olur
Doğru sözü söyleyenin acı zehri bal olur
Ata adın ananlara miras mal helal olur
Ata adın anmazların yükü hep vebal olur
Soylama Dede Korkut’tan MİSKİNİ’ye mirastır
Kâmilin ettiği kelâm inci yakut elmastır
Cahil insan bayağıdır erdemli insan hastır
Bil ki gönül aynasında aşk parıltı kin pastır